Peşi sıra yürüdüğüm onca şey gölgesi ile boğuyor beni
Ellerim kirli sakallı gassallar için kiralık
Yıkamayla temizlenemeyen her şeyle tanışım
Aradıkça buluyorum, buldukça önüme düşüyor başım
Kimi geceler radyo gıcırtısı ile frekans arayan inadım, suyu dibine çöküşüm
Dişlerimi etinle dövüyorum
Yeterince sivrileceğine inandım
Karşımdaki dik yokuş eve gitmeyince tüm yolları kaburgama sardım
Kilit tutmayan bavullar ve karantinalı sessizlikler
Sönmeye yüz tutmuş lamba – bazı zamanlar tasarrufu olmuyor ışığın
Ne kadar yansam da
Bende gördüğün avizesiz bir oda, anladım
Basit isyanların sesi olur ağzın
İyileşmeyen yaraları heceyle işledim
Yaşamayla öğrenilmiyor acılar, bu yüzden boşa yorulur dudakların
Sevgilim,beyaza çekiyor yüzün güneşi görmezsen
Son kez döndüm
Son kez baktım
İçimdeki ormanda kontrpiyede kaldım
Bu gönderiye abone olarak, gelecek yeni güncellemelerle ilgili ilk siz haberdar olabilirsiniz!