Kadife gözlerin vardı senin,
yamalı yalnızlıkların.
Ah, bu şarkıların gözü kör olsun
kıvamında hamurlar yoğururdun
geç kaldığın sevdalara.
Her gün öpüyordun isyanlarından
mahalledeki veletleri.
Su yeşili bilyeler topluyordın
naçar gecelerin uğultusuna,
bozkırlar aşıyordun kabuslarında;
teni ölüm kokan adamlar
kovalıyordu seni
üzerinde beyaz bir entari,
ayağında kırmızı rugan pabuçların,
boynunda nihilist bir yakarış ile
atlıyordun uçurumdan.
Herkese yetip
kendine varamayışının
kekremsi tadı süzülüyor
dudaklarından çenene doğru
Gelişigüzel yazılmış
bir aşk mektubu gibi
buruşturup yakıyorum şimdi
bütün yazdıklarımı;
ruhumu,
çocukluğumu,
tüyü bitmemiş aşklarımı,
nefretimi..
Göğsümde yılgın bir ağrının izleri,
bir elim kahve bardağına uzanıyor
diğer elim tanrı kostümlü çocuklara
bir gün düşer öksüzlüğün pençeleri
sırtımdan,
bir gün sandal ağacında
kuşlar büyütürüm
henüz doğmamış olanlara..
Bu gönderiye abone olarak, gelecek yeni güncellemelerle ilgili ilk siz haberdar olabilirsiniz!