Gece Yarıları Yaklaşıyor Bize – Bi Konuşalım Mı Sanat, Edebiyat ve Hede Hödö Platformu
  • Künye
  • Yazarlar
  • İletişim
Pazartesi, Ocak 18, 2021
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Göster
E-Dergi (6. Sayı Çıktı!)
Bi Konuşalım Mı?
-9 °c
Ankara
-8 ° Tue
-4 ° Wed
-1 ° Thu
1 ° Fri
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Tümü
    • Ekonomi
    • Eleştirel
    • Haberler
    • Siyaset
    Pepsi, Bir Dönem Dünyanın En Büyük Altıncı Donanmasına Sahipti

    Pepsi, Bir Dönem Dünyanın En Büyük Altıncı Donanmasına Sahipti

    Korona Virüs Önlemleri Neticesinde Merkez Bankası Kararları

    Korona Virüs Önlemleri Neticesinde Merkez Bankası Kararları

    Karanlığın Sitemi

    Karanlığın Sitemi

    Münzevi Dergi ve Edebi Riyakârlık

    Münzevi Dergi ve Edebi Riyakârlık

    Başkasının Dermanı, Derdimiz Olmasın!

    Başkasının Dermanı, Derdimiz Olmasın!

    Katil

    Katil

    Yarım Yüzyıllık Beyaz Kan

    Yarım Yüzyıllık Beyaz Kan

    2 Milyon Çocuk İşçi

    2 Milyon Çocuk İşçi

    Yanlışlıkla Olmuştur: SÖYLENTİ DERGİ

    Yanlışlıkla Olmuştur: SÖYLENTİ DERGİ

  • Sanat
    • Tümü
    • Edebiyat
    • Görsel Sanatlar
    • Karma Sanatlar
    • Modern Sanat
    • Müzik
    • Sanat Akımları
    • Sanatçılar
    aynada otopsi – vııı

    aynada otopsi – vııı

    gül parmaklı şafaktan kopup gelen pagan

    gül parmaklı şafaktan kopup gelen pagan

    Efe Elmastaş’tan Samizdat Tarihi Üzerine Fankit

    Efe Elmastaş’tan Samizdat Tarihi Üzerine Fankit

    öpmeden ölünecek şeyler de var

    öpmeden ölünecek şeyler de var

    Bi Sinema: Rosemary’s Baby

    Bi Sinema: Rosemary’s Baby

    geceler bana zulmü öğretiyor

    geceler bana zulmü öğretiyor

    Kavanozlara Bırakılmış Hesaplar

    Kavanozlara Bırakılmış Hesaplar

    eighteen to nine

    eighteen to nine

    Kaçış Bileti

    Kaçış Bileti

  • Medya
    • Tümü
    • Biyografi
    • Makale
    • Röportaj

    Mehmet Ulusoy (Carlos) ile Tiyatro, Kültür, Sanat Üzerine

    Sizi Bir Yerden Tanımıyorlar (4): Yönetmen Ferman NARİN

    Sizi Bir Yerden Tanımıyorlar (4): Yönetmen Ferman NARİN

    Sizi Bir Yerden Tanımıyorlar (3): İmgenin Günlüğü Sanatçı Defterleri

    Sizi Bir Yerden Tanımıyorlar (3): İmgenin Günlüğü Sanatçı Defterleri

    Hakan Badik’ten: Mezarcı

    Hakan Badik’ten: Mezarcı

    2001’inde Dünyanın ve 15’inde Ağustos’un: Kimse Bilemez

    2001’inde Dünyanın ve 15’inde Ağustos’un: Kimse Bilemez

    Bi Liste: Gündemden Uzaklaşmak İçin

    Bi Liste: Gündemden Uzaklaşmak İçin

    Bi Seslendirme: Metin Altıok – Evde Yoklar

    Bi Seslendirme: Metin Altıok – Evde Yoklar

    Bi Seslendirme: Ahmet Erhan – At Avrat Silah

    Bi Seslendirme: Ahmet Erhan – At Avrat Silah

    Bi Seslendirme: Nazım Hikmet – Seninle Artık Düşman Bile Değiliz

    Bi Seslendirme: Nazım Hikmet – Seninle Artık Düşman Bile Değiliz

  • Dijital
    • Tümü
    • E-Spor
    • Oyun
    • Teknoloji
    • Twitch
    Steel Tactics ve SekaEspor’dan Şike İddialarından Sonra Özür Açıklaması

    Steel Tactics ve SekaEspor’dan Şike İddialarından Sonra Özür Açıklaması

    SekaEspor turnuvasında skandal! Steel Tactics’ten oyunculara şike teklifi!

    SekaEspor turnuvasında skandal! Steel Tactics’ten oyunculara şike teklifi!

    Bunu Duydunuz Mu? : Underground Esports League (Türkiye)

    Bunu Duydunuz Mu? : Underground Esports League (Türkiye)

    Riot Games’in Yeni FPS Oyunu: Valorant!

    Riot Games’in Yeni FPS Oyunu: Valorant!

    Ferhat Can Atma ‘Madly’ ile E-Spor Üzerine

    Ferhat Can Atma ‘Madly’ ile E-Spor Üzerine

    Dumbledoge, Zeitnot Hakkında Açıklama Yaptı!

    B100 Games ile Türkiye’deki Oyun Sektörüne Dair Konuştuk

    Profesyonel e-Spor oyuncusu Cihan ”Mean” Battal ile ‘e-Spor’ Üzerine

    Profesyonel e-Spor oyuncusu Cihan ”Mean” Battal ile ‘e-Spor’ Üzerine

    Cyberpunk 2077, Eylül Ayına Ertelendi

    Cyberpunk 2077, Eylül Ayına Ertelendi

  • Eğlence
    • Tümü
    • Dizi
    • Film
    • Mizah
    • Müzik
    Bi Sinema: Üç Billboard Ebbing Çıkışı, Missouri

    Bi Sinema: Üç Billboard Ebbing Çıkışı, Missouri

    Bi Sinema: Rosemary’s Baby

    Bi Sinema: Rosemary’s Baby

    Bi Liste: Filmiyle Bütünleşmiş 20 Yabancı Şarkı

    Bi Liste: Filmiyle Bütünleşmiş 20 Yabancı Şarkı

    Tanıdık Bir Ütopya: Truman Show

    Tanıdık Bir Ütopya: Truman Show

    Bi Sinema: Arrival (Geliş)

    Bi Sinema: Arrival (Geliş)

    bi liste: içinizdeki çığlığı duymanızı mümkün kılacak x şarkılar

    bi liste: içinizdeki çığlığı duymanızı mümkün kılacak x şarkılar

    Bi Liste: Enstrümental Müzik 50 Hit

    Bi Liste: Enstrümental Müzik 50 Hit

    Bi Sinema: Kız Kardeşler

    Bi Sinema: Kız Kardeşler

    Bi Liste: Dinlerken İçinde Kaybolacağımız Şarkılar

    Bi Liste: Dinlerken İçinde Kaybolacağımız Şarkılar

  • Spor
    • Tümü
    • Takım Sporları
    Melankolik Futbol

    Melankolik Futbol

    Toz Pembe Hayatta Ofsayta Yakalanmak

    Toz Pembe Hayatta Ofsayta Yakalanmak

    Bir Emeklinin Kırmızı Kara Dünyası

    Bir Emeklinin Kırmızı Kara Dünyası

    Beynimdeki Gegenpress, Kalbimdeki Liverpool

    Beynimdeki Gegenpress, Kalbimdeki Liverpool

  • Yaşam
    • Tümü
    • Astroloji
    • Felsefe
    • Kişisel
    • Moda
    • Sağlık
    • Yemek
    Kaçış Bileti

    Kaçış Bileti

    Üzerimdeki Yıldızlı Gök ve İçimdeki Ahlak Yasası: Immanuel Kant – III. Bölüm

    Üzerimdeki Yıldızlı Gök ve İçimdeki Ahlak Yasası: Immanuel Kant – III. Bölüm

    Issız Ada: Dünya

    Issız Ada: Dünya

    çaresizliğin, determinizmin, hacı cevher’in felsefe idmanına dair

    çaresizliğin, determinizmin, hacı cevher’in felsefe idmanına dair

    Bi Alıntı: Estela V. Welldon – Anne: Melek mi Yosma mı?

    Bi Alıntı: Estela V. Welldon – Anne: Melek mi Yosma mı?

    Üzerimdeki Yıldızlı Gök ve İçimdeki Ahlâk Yasası: IMMANUEL KANT – II. Bölüm

    Üzerimdeki Yıldızlı Gök ve İçimdeki Ahlâk Yasası: IMMANUEL KANT – II. Bölüm

    Defterimden Alıntılar – Bölüm İki: Cioran ve Parçalanma

    Defterimden Alıntılar – Bölüm İki: Cioran ve Parçalanma

    AGORA PHOBUS*

    AGORA PHOBUS*

    Bi Challenge: Determinizmde İnsan Yazgısı Değiştirilebilir Mi?

    Bi Challenge: Determinizmde İnsan Yazgısı Değiştirilebilir Mi?

  • Sepet
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Tümü
    • Ekonomi
    • Eleştirel
    • Haberler
    • Siyaset
    Pepsi, Bir Dönem Dünyanın En Büyük Altıncı Donanmasına Sahipti

    Pepsi, Bir Dönem Dünyanın En Büyük Altıncı Donanmasına Sahipti

    Korona Virüs Önlemleri Neticesinde Merkez Bankası Kararları

    Korona Virüs Önlemleri Neticesinde Merkez Bankası Kararları

    Karanlığın Sitemi

    Karanlığın Sitemi

    Münzevi Dergi ve Edebi Riyakârlık

    Münzevi Dergi ve Edebi Riyakârlık

    Başkasının Dermanı, Derdimiz Olmasın!

    Başkasının Dermanı, Derdimiz Olmasın!

    Katil

    Katil

    Yarım Yüzyıllık Beyaz Kan

    Yarım Yüzyıllık Beyaz Kan

    2 Milyon Çocuk İşçi

    2 Milyon Çocuk İşçi

    Yanlışlıkla Olmuştur: SÖYLENTİ DERGİ

    Yanlışlıkla Olmuştur: SÖYLENTİ DERGİ

  • Sanat
    • Tümü
    • Edebiyat
    • Görsel Sanatlar
    • Karma Sanatlar
    • Modern Sanat
    • Müzik
    • Sanat Akımları
    • Sanatçılar
    aynada otopsi – vııı

    aynada otopsi – vııı

    gül parmaklı şafaktan kopup gelen pagan

    gül parmaklı şafaktan kopup gelen pagan

    Efe Elmastaş’tan Samizdat Tarihi Üzerine Fankit

    Efe Elmastaş’tan Samizdat Tarihi Üzerine Fankit

    öpmeden ölünecek şeyler de var

    öpmeden ölünecek şeyler de var

    Bi Sinema: Rosemary’s Baby

    Bi Sinema: Rosemary’s Baby

    geceler bana zulmü öğretiyor

    geceler bana zulmü öğretiyor

    Kavanozlara Bırakılmış Hesaplar

    Kavanozlara Bırakılmış Hesaplar

    eighteen to nine

    eighteen to nine

    Kaçış Bileti

    Kaçış Bileti

  • Medya
    • Tümü
    • Biyografi
    • Makale
    • Röportaj

    Mehmet Ulusoy (Carlos) ile Tiyatro, Kültür, Sanat Üzerine

    Sizi Bir Yerden Tanımıyorlar (4): Yönetmen Ferman NARİN

    Sizi Bir Yerden Tanımıyorlar (4): Yönetmen Ferman NARİN

    Sizi Bir Yerden Tanımıyorlar (3): İmgenin Günlüğü Sanatçı Defterleri

    Sizi Bir Yerden Tanımıyorlar (3): İmgenin Günlüğü Sanatçı Defterleri

    Hakan Badik’ten: Mezarcı

    Hakan Badik’ten: Mezarcı

    2001’inde Dünyanın ve 15’inde Ağustos’un: Kimse Bilemez

    2001’inde Dünyanın ve 15’inde Ağustos’un: Kimse Bilemez

    Bi Liste: Gündemden Uzaklaşmak İçin

    Bi Liste: Gündemden Uzaklaşmak İçin

    Bi Seslendirme: Metin Altıok – Evde Yoklar

    Bi Seslendirme: Metin Altıok – Evde Yoklar

    Bi Seslendirme: Ahmet Erhan – At Avrat Silah

    Bi Seslendirme: Ahmet Erhan – At Avrat Silah

    Bi Seslendirme: Nazım Hikmet – Seninle Artık Düşman Bile Değiliz

    Bi Seslendirme: Nazım Hikmet – Seninle Artık Düşman Bile Değiliz

  • Dijital
    • Tümü
    • E-Spor
    • Oyun
    • Teknoloji
    • Twitch
    Steel Tactics ve SekaEspor’dan Şike İddialarından Sonra Özür Açıklaması

    Steel Tactics ve SekaEspor’dan Şike İddialarından Sonra Özür Açıklaması

    SekaEspor turnuvasında skandal! Steel Tactics’ten oyunculara şike teklifi!

    SekaEspor turnuvasında skandal! Steel Tactics’ten oyunculara şike teklifi!

    Bunu Duydunuz Mu? : Underground Esports League (Türkiye)

    Bunu Duydunuz Mu? : Underground Esports League (Türkiye)

    Riot Games’in Yeni FPS Oyunu: Valorant!

    Riot Games’in Yeni FPS Oyunu: Valorant!

    Ferhat Can Atma ‘Madly’ ile E-Spor Üzerine

    Ferhat Can Atma ‘Madly’ ile E-Spor Üzerine

    Dumbledoge, Zeitnot Hakkında Açıklama Yaptı!

    B100 Games ile Türkiye’deki Oyun Sektörüne Dair Konuştuk

    Profesyonel e-Spor oyuncusu Cihan ”Mean” Battal ile ‘e-Spor’ Üzerine

    Profesyonel e-Spor oyuncusu Cihan ”Mean” Battal ile ‘e-Spor’ Üzerine

    Cyberpunk 2077, Eylül Ayına Ertelendi

    Cyberpunk 2077, Eylül Ayına Ertelendi

  • Eğlence
    • Tümü
    • Dizi
    • Film
    • Mizah
    • Müzik
    Bi Sinema: Üç Billboard Ebbing Çıkışı, Missouri

    Bi Sinema: Üç Billboard Ebbing Çıkışı, Missouri

    Bi Sinema: Rosemary’s Baby

    Bi Sinema: Rosemary’s Baby

    Bi Liste: Filmiyle Bütünleşmiş 20 Yabancı Şarkı

    Bi Liste: Filmiyle Bütünleşmiş 20 Yabancı Şarkı

    Tanıdık Bir Ütopya: Truman Show

    Tanıdık Bir Ütopya: Truman Show

    Bi Sinema: Arrival (Geliş)

    Bi Sinema: Arrival (Geliş)

    bi liste: içinizdeki çığlığı duymanızı mümkün kılacak x şarkılar

    bi liste: içinizdeki çığlığı duymanızı mümkün kılacak x şarkılar

    Bi Liste: Enstrümental Müzik 50 Hit

    Bi Liste: Enstrümental Müzik 50 Hit

    Bi Sinema: Kız Kardeşler

    Bi Sinema: Kız Kardeşler

    Bi Liste: Dinlerken İçinde Kaybolacağımız Şarkılar

    Bi Liste: Dinlerken İçinde Kaybolacağımız Şarkılar

  • Spor
    • Tümü
    • Takım Sporları
    Melankolik Futbol

    Melankolik Futbol

    Toz Pembe Hayatta Ofsayta Yakalanmak

    Toz Pembe Hayatta Ofsayta Yakalanmak

    Bir Emeklinin Kırmızı Kara Dünyası

    Bir Emeklinin Kırmızı Kara Dünyası

    Beynimdeki Gegenpress, Kalbimdeki Liverpool

    Beynimdeki Gegenpress, Kalbimdeki Liverpool

  • Yaşam
    • Tümü
    • Astroloji
    • Felsefe
    • Kişisel
    • Moda
    • Sağlık
    • Yemek
    Kaçış Bileti

    Kaçış Bileti

    Üzerimdeki Yıldızlı Gök ve İçimdeki Ahlak Yasası: Immanuel Kant – III. Bölüm

    Üzerimdeki Yıldızlı Gök ve İçimdeki Ahlak Yasası: Immanuel Kant – III. Bölüm

    Issız Ada: Dünya

    Issız Ada: Dünya

    çaresizliğin, determinizmin, hacı cevher’in felsefe idmanına dair

    çaresizliğin, determinizmin, hacı cevher’in felsefe idmanına dair

    Bi Alıntı: Estela V. Welldon – Anne: Melek mi Yosma mı?

    Bi Alıntı: Estela V. Welldon – Anne: Melek mi Yosma mı?

    Üzerimdeki Yıldızlı Gök ve İçimdeki Ahlâk Yasası: IMMANUEL KANT – II. Bölüm

    Üzerimdeki Yıldızlı Gök ve İçimdeki Ahlâk Yasası: IMMANUEL KANT – II. Bölüm

    Defterimden Alıntılar – Bölüm İki: Cioran ve Parçalanma

    Defterimden Alıntılar – Bölüm İki: Cioran ve Parçalanma

    AGORA PHOBUS*

    AGORA PHOBUS*

    Bi Challenge: Determinizmde İnsan Yazgısı Değiştirilebilir Mi?

    Bi Challenge: Determinizmde İnsan Yazgısı Değiştirilebilir Mi?

  • Sepet
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Göster
Bi Konuşalım Mı Sanat, Edebiyat ve Hede Hödö Platformu
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Göster
Home Sanat Edebiyat

Gece Yarıları Yaklaşıyor Bize

yazan Hasan Salih Kaymaz
Haziran 29, 2020
içinde Edebiyat, Sanat
1 0
0
Gece Yarıları Yaklaşıyor Bize
9
SHARES
47
VIEWS
Facebook'da PaylaşTwitter'da PaylaşE-Mail ile Paylaş

 

Yeni bir eve taşınmam gerektiğinde, dönemin geçmek bilmeyen yorgunluk hissinden dolayı süreci çok fazla uzatmamak adına gezdiğim ilk evi üstüne pek düşünmeden tutmuştum. O günlerde şimdikinden farksız biçimde tek kaygım ertesi günü mümkün olan en az hareketle getirebilmekti. Aslında zamanı sahip olduğu üç boyutuyla düşünen biri değildim. Zira bunun için belli bir ölçüde, benimkine çok uzak bir ölçüde, yaşama tutkusu olması gerekiyordu insanda. Geçmiş aşkların yoğun duygusuyla aşktan başka hiçbir duyguya yer kalmayacak kadar tutkumun sömürüldüğünü düşünmeye başlamıştım. Çünkü çocukluğum gözümün önüne geldiğinde bunun en başından beri böyle olmadığını anlıyordum. Belki de kalpsizin tekiydim ve bu düşünceyle baş başa kalmaktan korktuğumdan, suçu eski aşklara atma kolaylığına kaçıyordum. İnsan tek başına yaşıyorken kendi üzerine çok fazla gitmemeliydi, nitekim bunun için bolca zamanı oluyordu. Sözgelimi bu haliyle geçmişin ve şimdinin tesir bırakmadığı bir kimse olarak geleceği, en azından yarını içinde barındırması bakımından geleceği, neden düşündüğümü bilmiyordum. Bir çeşit alışkanlık olsa gerek diyordum.
Yeni evimde uyuduğum ilk gece, uykusu kolaylıkla bölünen biri olarak saat altıda bir çan sesiyle yatağımdan fırlamıştım. Bu evimin hemen arka tarafında bulunan kilisenin çanıydı ve pencereden baktığımda pederin ağzını okuyabilecek yakınlıkta olduğumun farkındalığıyla buna bir çare düşünmem gerektiğini anlamıştım. O günden bu güne sabah altıda uyanmanın gerçekliğiyle barışıp, her sabah soluğu sahil şeridindeki parklardan birinde alıyorum. Herhalde bünyem hareketsizlikten sıkılmıştı ve her gün birkaç saat boyunca koşacak enerjiyi kendinde buluyordu. Bu durum hafta içi pek sıkıntı yaratmıyordu; hatta güne dinç başlamamı sağlıyordu. Sabahları miskin geçirmekle bir derdim yoktu açıkçası, ama dert ettiğim şeylerin diğer insanlarınkiyle benzeşmesi hoşuma giderdi. Bu yüzden sağdan soldan duyduklarımla bir çeşit kendimi kandırma pratiği edinmiştim. Hafta içi bir sıkıntı teşkil etmiyordu çünkü sonrasını düşünmek zorunda kalmıyordum; işe gitmek durumundaydım. Eylemlerimin bir zorunluluk şemasıyla şekillenmesi benim için muhteşemdi. Alışkanlıklarımın ve zorunluluklarımın kölesi olmakla bir sıkıntım yoktu, bilakis bu durum hayatı daha kolay hale getiriyordu.

1 Bknz: Nazım Hikmet Ran, Saman Sarısı adlı şiirinde geçen bir dizeden.
Her noktaya temas etmeye çalıştığında dokunduğun her şeyi bozma ihtimalin daha da artıyor, ele almak istediğin şey senin yüzünden daha da kirlenebiliyor, bunu düzeltebilmek için kendini ve başka herkesi bundan uzak tutman gerekebiliyor. Gözlemeye başladığın zaman sonucu değişen kuantum bilgisi gibi. Analojiye gerek var mıydı bilmiyorum. Olabildiğince az noktaya temas etmeye çalışıyorum sadece. Biraz kendimi biliyorum, biraz da geçmiş aşkların izi kaldı üstümde. Bunlar herkeste vardır zaten, sıradan biri olmakla da sorunum yoktu.
Hafta sonu çalışmayan biri olarak sabah erken kalkmak benim açımdan hafta sonlarını biraz daha zorlaştırıyor. Bir çeşit Antoine Roquentine sendromu mu yaşıyordum, yoksa içten içe böyle bir yaşama mı öykünüyordum, bunu ayırt edemiyorum. Bugün de hafta sonu olduğundan emindim. Uyanalı on beş dakika olmuştu ve haftanın yorgunluğundan Pazar değil Cumartesi olduğunu saptayabilmiştim. Bunun pek bir önemi yoktu esasında. Bir olguyu önemli yapan şeyin ne olduğunu da bilmiyordum ya, ama nedense bu ekstra önemsiz gelmişti. Neyin değerli neyin değersiz olduğu Tractatus okurken kafamda biraz oturmuştu ama, önem, benim için gizemini korumaya devam ediyordu. Cumartesi ya da pazar, on beş dakikadır yataktan çıkmayıp bunu mu düşündüm diye çıkıştım kendime. Sorumluluk sahibiydim ya! Bir süre sorumluluk sahibi bir insan olduğumu düşündüğüm halime güldükten sonra kendimi yataktan atabildim. Önce elimi yüzümü yıkamak, sonra tuvalete girmek, sonra tekrar elimi yüzümü yıkamak doğru bir sıra gibi gelmezdi ama alışkanlık işte. Aynaya çekinerek bakıyorum. Yüzümden, göz çukurlarımdan, alnımın genişliğinden, avurtlarımdan, sakallarımın altındaki gerçekten korkuyorum. Kalbimin üzerinde birkaç el izi var kimden kalmış seçemiyorum. Dışarıda hiç bulut gözükmüyordu, ama belki yağmur yağar da gözlerimdeki kırların matemi silinir diye iç geçirdim. Keşke yağmur yaraları kapatabiliyor olsaydı. Hem belki Birmingham’a taşınırdım. Bu kent çocuk yanıma tetik çekiyor, her gün bir başka yerimden vuruluyorum. Uyumsuzluğun dünyamda getirdiği sessizlik bazen benim gibi birini bile dehşete düşürebiliyor. Şehirler teslim alınmış, aşka ve duygulara ayak bağı oluyor medeniyet. Neyse ki benim gibi adamları anlatan çok iyi romanlar var.
Hafta sonları Caddebostan sahili hareketli oluyor. Yolu da uzatmak adına hafta sonları Caddebostan sahili hep cazip gelmiştir. Sabah yedide Caddebostan sahilde koşuyor olmamın oradaki kadınlar açısından beni cezbedici hale getiren bir unsur olduğunu düşünürüm. Aslında diğer kadınlar için cezbedici olmamın da bir anlamı yok, yine de böyle görünmek hoşuma gider elbette. Aklımda ve şayet sevdanın yeri kalpse kalbimde, ondan başka kimseyle meşgul olamayacak kadar yer ediyordu. Adını söyleyince yüzüm düşer. Hem gizli özne hep sevilene işaret etmez mi? Beni sevmiyormuş, öyle söyledi. Ben bal gibi biliyordum beni sevdiğini. Haziran’a yeni girmiştik ama hava şu sıralar yeni yeni ısınmaya başlamıştı. Güneşli günlerde kendimi daha iyi hissederim, bu tip standart duygulanımlarım beni hep mutlu etmiştir. Mutlu eden bir etkenden ötürü bir kez daha mutlu olmak kategorik olarak sıkıntılı gözüktü gözüme, bu aralar çok fazla zihin felsefesi okuması yaptığımı düşündüm.
Sıcaklıktan ötürü fazla koşamadığımdan bir banka oturup peynirli poğaça ile açlığımı gidermeye karar verdim. Peynirli poğaçanın yanında vişne suyu içerdim ama büfede kalmamış. Buradaki büfeciden pek haz etmem. Yanında çalışan karısına hep küfrederdi. Şeftali suyu alıp fazla yüz göz olmadan banka doğruldum. Poğaçada peynirden eser yoktu ama şeftali suyuyla da fena gitmiyormuş…
Karşımda yan yana dizilmiş adalar bana doğru bakınca bu günü nasıl yitireceğimi anlamıştım. Sıcaktı, terliydim ama Kadıköy iskelesine kadar yürüyecektim. Hep ara sokaklara sapıyorum, Kadıköy’ün o kadar hatırı var bende. Sabahın körü ama neşeyle içiyor insanlar. Masada emekli öğretmenler, reklamcılar, sakin ve kaygısız bakıyorlar hayata. Yaşlı köpekleri yanlarında, sükuneti büyüten kediler kilimin üstüne yerleşmiş… İnsanın kılığından mesleğini tahmin etmek kopamadığım çirkin bir huyum. Hem kaygısız yaşayan insan mı kaldı memlekette? Köşeyi dönünce geceden kalma boş bir sokak karşıladı beni. Yerde üç-beş bira şişesi, devrilmiş çöp bidonları, eskimemiş birkaç anı duvarın dibinde, ötmemeye yeminli birkaç kuş, yorgun bir sokak lambası ve kuytulardan firar etmiş gölgeler… Sanmayın ki böyle ellerim cebimde kimseye zararım dokunmadan geçinip gidiyorum, en az sizin kadar kirliyim ben de. Dükkanların önüne gazete bırakan çocuk yakın zamanda kaybettiğim birinin küçüklüğünü hatırlattı. Günün bu saatinde neden aklıma düşerse zamansız ölümler…
İskele beklediğimden kalabalıktı, vapurun gelmesine on dakika kalmıştı. Yanımdaki hangi adaya gideceklerini tartışan çifte bir süre kulak misafiri oldum. Neyse ki benim hiç böyle bir derdim olmaz. Hep Burgazada’ya giderim ben, bir sebepten Burgazada’yı severdim. O ise Büyükada’yı çok severdi. Tam olması gerektiği ölçüde göğüsleri, tam olması gerektiği ölçüde kalçası ve ipince beliyle Büyükada’yı sevmeye hakkı vardı. Her şeyin ötesinde bir de kusursuz ölçülere sahip olduğunu daha yeni fark edebilmiştim. Hem “ideal” güzellik algısını bu denli karşılamaya ne gerek vardı? Biri Büyükada diğeri Burgazada diye tutturunca, bir zamanlar sevdiğim bir kadının şimdilerde anne olduğunu öğrenmişim gibi bir hüzün kapladı içimi. Zaten ben de hep benim Burgazada’yı sevmem ile onun Büyükada’yı sevmesinin bir metafor olduğunu düşünürdüm: Onlar da daima yan yanaydı -arada bir de Heybeliada vardı olmaz olsun- ancak hiç kavuşamazlardı…
Vapurda yine bir seyyar satıcı, limon ile yaptığı teatral sunumundan anladığım kadarıyla limon sıkacağı satmaya çalışıyor. Ben ise şehre doğru bakan yerde değil de ters tarafta zar zor oturacak bir yer bulmuş, Bursa semalarına doğru ufuk çizgisini temaşa ediyordum. Yanımda oturan çocuk müziğin sesini cömert bir şekilde açmıştı, kulaklığı olmasına rağmen art arda çalan Yıldız Tilbe şarkılarını birlikte dinliyorduk. En azından güfteleri iyidir diye geçirdim içimden… Ne şort ne havlu getirmiştim ama denize girmek istersem de yeni birer tane satın alırım diye çözüm ürettim. Akşama doğru da Madam Marta Koyu’ndaki yalnız ağacın altına oturup köfte-ekmek gömer, gölgesinde biraz kestiririm diye planladım. Bira içsem şimdi güneşin altında fena çarpar, belki ucuz bir şarap alır akşam içerim. Kınalıada’ya doğru yaklaşınca birden milyonlarca yıl öncesini düşündüm: Pangea dönemini… Acaba kıtalar ve toprak parçaları birbirinden ayrılmadan önce Burgazada ile Büyükada’nın akıbeti neydi? Zamanın geriye doğru aktığı bir boyutta belki de birlikte oluruz diye sevindim. Ah bir de şu Heybeliada olmasaydı! Şarkı umarsızca çalmaya devam ediyordu. Kalkıp bağırarak söylemek geçti içimden ama ne gerek vardı: “Ayrı iklimsin ne çare, ben sana vurgun biçare…” Bir şarkı onu hatırlatınca ve vaktin geçtiğini anladıkça yürek elbette sızlıyor, ama işe yaramıyor göğsümü bastırmak ellerimle. Kalbim de atıyor bir yandan kan pıhtısıyla, zaman ileriye doğru akıyor ama geriye doğru anlaşılıyor… “Vakit hızla ilerliyor gece yarıları yaklaşıyor bize.” demiş Nazım. Gece yarıları yaklaşıyordu bize… Ben, o yanımda olmaksızın geçecek her türlü zaman aralığının kasvetinden korkarken, o, nasıl da mışıl mışıl uyuyordur şimdi… Bebek gözlerinden öptüğümü hayal ettim.
Etiketler: Çağdaş Türk EdebiyatıEdebiyatHikayeTürk Edebiyatı

Bu gönderiye abone olarak, gelecek yeni güncellemelerle ilgili ilk siz haberdar olabilirsiniz!

Abonelikten Çık
Hasan Salih Kaymaz

Hasan Salih Kaymaz

Ağustos 98'de Bolu'da doğdu. İstanbul Üniversitesinde felsefe ve hukuk bölümlerinde eğitimine devam ediyor. Apollon'a doğru yol alan geminin varışsız bir yolcusu olarak dizenin ve nesirin yitirdiği işlevi bulmaya çalışıyor.

İlgili Gönderiler

aynada otopsi – vııı
Deneme

aynada otopsi – vııı

Ocak 3, 2021

  şimdilik bana tanınan sınırlara üzgünüm. özgürlüğün tanımını yapmanın zor olduğu neş’esiz meşgale günlerim. keçilerinden gına gelen meşesiz bir patikadayım....

gül parmaklı şafaktan kopup gelen pagan
Edebiyat

gül parmaklı şafaktan kopup gelen pagan

Aralık 31, 2020

  sis gibi ölüp dağılıyor / örtük yüzlerini doğuya dönmüş günlerde gül parmaklı şafaktan kopup gelen pagan elinde - avucunda...

Sonraki Gönderi
aslında

aslında

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gizlilik Politikası'nı kabul ediyorum.

Önerilen

Bir Avuç İnsandan Biri

Bir Avuç İnsandan Biri

1 sene önce
Armonika

Armonika

1 sene önce
Facebook Twitter Instagram RSS

Kategoriler

  • Astroloji
  • Bi Konuşalım Mı
  • Biyografi
  • Deneme
  • Dijital
  • Dizi
  • E-Spor
  • Edebiyat
  • Editörün Seçtikleri
  • Eğlence
  • Ekonomi
  • Eleştirel
  • Felsefe
  • Film
  • Görsel Sanatlar
  • Gündem
  • Haberler
  • Karma Sanatlar
  • Kişisel
  • Makale
  • Medya
  • Mizah
  • Moda
  • Modern Sanat
  • Müzik
  • Müzik
  • Öykü
  • Oyun
  • Psikoloji
  • Roman
  • Röportaj
  • Sağlık
  • Sanat
  • Sanat Akımları
  • Sanatçılar
  • Şiir
  • Siyaset
  • Spor
  • Takım Sporları
  • Teknoloji
  • Twitch
  • Yaşam
  • Yemek

Hakkımızda

Öyle kafamıza estikçe her konudan yazıyoruz. Fikirlerinize önem vermiyor ve ölü taklidi yapmaya bayılıyoruz. Ayrıca ayrı yazmadığımız her de, da için de bir fidan dikiyoruz. Daha napalım ?

Bi Konuşalım Mı Ekibi

Copyright © 2019 Bi Konuşalım Mı?, All Rights Reserved.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Göster
  • Anasayfa
  • Gündem
  • Sanat
  • Medya
  • Dijital
  • Eğlence
  • Spor
  • Yaşam
  • Sepet

Copyright © 2019 Bi Konuşalım Mı?, All Rights Reserved.

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifreni Mi Unuttun? Kaydol

Kaydolmak için aşağıdaki formları doldurun

*Websitemize kayıt olarak Şartlar & Koşullar ve Gizlilik Politikası'nı kabul etmiş olursunuz.
Tüm alanlar zorunludur. Giriş

Şifrenizi alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş
Size daha iyi, hızlı ve güvenli bir kullanım sağlamak amacıyla web sitemizde çerezleri kullanıyoruz. Çerez ayarlarıKABUL ET
Gizlilik & Çerez Politikası

Privacy Overview

This website uses cookies to improve your experience while you navigate through the website. Out of these cookies, the cookies that are categorized as necessary are stored on your browser as they are essential for the working of basic functionalities of the website. We also use third-party cookies that help us analyze and understand how you use this website. These cookies will be stored in your browser only with your consent. You also have the option to opt-out of these cookies. But opting out of some of these cookies may have an effect on your browsing experience.
Necessary
Always Enabled

Necessary cookies are absolutely essential for the website to function properly. This category only includes cookies that ensures basic functionalities and security features of the website. These cookies do not store any personal information.

Non-necessary

Any cookies that may not be particularly necessary for the website to function and is used specifically to collect user personal data via analytics, ads, other embedded contents are termed as non-necessary cookies. It is mandatory to procure user consent prior to running these cookies on your website.

Bu web sitesi çerezleri kullanmaktadır. Bu web sitesini kullanmaya devam ederek, kullanılan çerezleri kabul etmiş olursunuz. Çerez Politikalarımızı ziyaret edin.