sis gibi ölüp dağılıyor / örtük
yüzlerini doğuya dönmüş günlerde
gül parmaklı şafaktan kopup gelen pagan
elinde – avucunda ne varsa vermiş / insanlara
kaygının bütünsel hazzından uyanıp
yılgınlıktan mahrum kalmış adaklara af
olsa olsa birkaç grifon: barikat
rüyasını süsleyecek olan freskte
Karadeniz’dedir pandomimin rüyası hâlâ
yirmi dokuzunda ölmüş bir sanatçıdır: Krispos
hadi buda bütün anıtları / payla
atının sırtında geç cehennem vadisinden
bütün katmanlarında adı olmalı yayının
Termessos’ta ov bir kılıcın bıraktığı izi: Alketas
cesedine işkence edilen genç bir ormandır / hâlâ
aklında kalan ateşin yanığıyla / ortak miras
her katmanı farklı kaplarla sulanır tarihin
ve her taşın altından bir efsane çıkar
ben o tarihin sürdürücüsü / belki payanda
yapısal unsurlara çakılı / dik duran ya da dik tutan
adının karşıladığı anlam misali yıldırım düşen tapınaklara
yolları ayaklarıyla süren,
bilmediğini öğrenmeye çalışan öğrenci
sanki mezar steli, sanki seksen beş yıllık sürgün: Romani Bambino
Zeugma’da mozaiğe, Urfa’da Müz’e dönüşler
dokuzun ona tamamlandığı gün
bir elimde güvercin, bir elimde fıstık salkımı
ne de çok benziyorumdur / Neşa dilinde Assuwa’ya
sis gibi ölüp dağılıyor / örtük
yüzlerini doğuya dönmüş günlerde
gül parmaklı şafaktan kopup gelen pagan
uzak bir çağdan beri çağsızım
o yüzden adımı Çağın koymuşlar
Şiir: Çağın Özbilgi
Bu gönderiye abone olarak, gelecek yeni güncellemelerle ilgili ilk siz haberdar olabilirsiniz!