ölüler sana toprağı konduramaz
ve her yaşayan senden alacaklı kalır
çünkü besbelli yaşamak en çok sana yaraşır
en çok senin payına düşer yolu yürümek
ve düşlemek eğer varsa yaşamakla ilgisi
boynun umuda açılan bir köprü gibi kocaman
umutla beklenen her şey gibi kocaman
varlığın bir armağan tanrıdan babana
ama annenin sandığı kadar mutlu değilsin
babil’de bir evin olsa bir de araban
fena mı olurdu, ama daha farklı dertlerin
doğdun, büyüdün ve kesildin memeden
örttü annen göğüslerini, kalmadı bir annen
işte tüm çıplaklığınlasın
tüm çıplaklığınla işte bir başınasın
oysa yokluğun değil miydi bir kavmi kahreden?
umutla beklenen her şey biraz sen değil miydin?
ömrün ki şuracıkta direnmiş bir yaz serinliği
bir ikindi üstü, geç gelmiş erken giden ikindi üstü
üç gün geçti, dört gün geçti bir dağın başındasın
ölüm gelir, ansızın gelen her şey gibi
ve hep her şeye apansız yakalanır insan
ölmek güç de ölmemek güç değil mi?
sen hep öldükten sonraki güzelliğindesin
sen hep o ölmediğin zamandaki sensin
yürek imlerken kurtarılmış olmayı
her yaşayan senden alacaklı kalır, çünkü
kardeşini kıskanan kabil’dir biraz her insan
herkesin odunlarını istiflediği
bir ishak var bu hayatta
her ömrün geçtiği bir sınav
ve her gidişin bıraktığı bir acı
çünkü kalmak yüktür kimi zaman
ve kimi zaman direnir ayrılık
zağlanmış bir bıçağın ucunda direnir
ölüm, ansızın gelen her şey gibi gelir
Bu gönderiye abone olarak, gelecek yeni güncellemelerle ilgili ilk siz haberdar olabilirsiniz!