Gün geçmiyor ki sağlıklı beslenme ve rejim konularında yeni bir teori ortaya atılmasın. Bu “şekersiz 21 gün” uygulaması da onlardan biri.
21 gün olmasını nedeni şuymuş: Bilim adamlarına göre bir alışkanlık edinebilmemiz için en az 21 gün geçmesi gerekiyormuş. Valla daha önce kaç rejimi (başlayıp başlayıp) bozdum hatırlamıyorum bile. Aralarında 2 ayı filan geçenler oldu ama hiç de alışkanlık edinemedim. Yine de yenilen pehlivan güreşe doymazmış, ne kaybederim ki, deyip denemeye karar verdim.
Bu şekersiz 21 günün tanımını çok uzatmayacağım, zaten adından anlaşılıyor. Sadece detaylara gireceğim.
-İçinde beyaz un, rafine şeker ve nişasta olan her türlü gıda yasak. Paketli gıdaların ise hepsi yasak, buna tuzlular da dahil.
-Karbonhidrat olarak sadece tam buğday makarna (aslında o da çok önerilmiyor), ev yapımı erişte ve ev yapımı ekşi maya ekmek öneriliyor. Ev yapımı ekmek her öğünde yarım dilim olacak şekilde yenilebiliyor.
NOT: Bu yukarıda saydığım üçlü sadece alternatif olarak öneriliyor. Mümkün olduğunca az tüketilmek şartıyla.
-Tatlı olarak ise sadece en fazla yarım tatlı kaşığı doğal bal veya doğal pekmez öneriliyor. İlerleyen günlerde ise kakao oranı %70 ve üzeri olmak kaydıyla 10 gram (iki kare) bitter çikolataya izin var.
-Meyve yemek serbest. Sadece ara öğünlerde ama:)
-VEE ENN ÖNEMLİ MADDEYE GELİYORUM: GÜNDE 3 LİTRE SU İÇİYORUUZ!!! Su içmek hem kalori yakmamıza hem de yeme ataklarını atlatmamıza yardımcı oluyor. Dürüst olmak gerekirse mide öyle bir şişiyor ki yemek yiyecek hal kalmıyor. Yalnız bu 3 litreyi gün içinde yudum yudum içmemiz gerekiyor, bir oturuşta 3 litre içmekten bahsetmiyorum.
-Her gün yarım saat-bir saat arası tempolu yürüyüş veya egzersiz yapmak da çok önemli. Fakat kış aylarında olduğumuz için size şu Youtube kanalını öneriyorum.
Bana kalırsa günümüzde bütün gün bilgisayar başında oturan biri için şeker-karbonhidrat-nişasta üçlüsünün hiçbir hayati önemi yok, o yüzden bu yöntemi tuttum ben.
Beşinci günümdeyim ve hayatımda ilk defa anatomik yapımdan dolayı bir türlü üstesinden gelemediğim bir sorun olan karın ve bel çevresinde toplanan yağlardan kurtulabileceğimi hissediyorum. Bu benim için bir mucize diyebilirim. Pantolonlar belimden düşmeye başladı bile, kemer kullanmanın nasıl bir şey olduğunu yıllar sonra yeniden hatırladım. Hatta kalçam bile küçülmeye başladı. Gerçi daha vermem gereken 11 kilo var ama (1.78 boyundayım ve an itibariyle 71.5 kiloyum) yeni yıla 69 kilo ve altı girsem bile benim için çok ama çok büyük bir motivasyon olacak.
Uzun lafın kısası herkese tavsiye ettiğim bir yöntem, tabii siz tedbiren bir doktorla görüşün, ne olur ne olmaz 🙂
Bu gönderiye abone olarak, gelecek yeni güncellemelerle ilgili ilk siz haberdar olabilirsiniz!